Ana içeriğe atla

Ortaklardan birinin borcu için adi ortaklık payına düşen hakedişin haczedilemeyeceğı, bloke edilemeyeceği

T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2017/5128 K. 2019/2048 T. 12.3.2019 Davacılar vekili, davacıların oluşturduğu iş ortaklığının davalı bankada hesabı bulunduğunu, iş ortaklığının ihale ile yapımını üstlendiği iş sebebiyle hakediş bedeli olarak İller Bankası tarafından gönderilen paranın % 49'luk bölümünü teşkil eden 256.675,00 TL'sine davalı banka tarafından ortaklardan davacı Atasel İhr. İth. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin bankaya olan kredi borcu sebebiyle bloke konulduğunu, iş ortaklığının davalı bankaya borcu bulunmadığını, davalı bankanın kredi borçlusunun davacı Atasel İhr. İth. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. olduğunu, mevzuat ve uygulamada adi ortaklardan birisinin şahsi borcunun nasıl tahsil edileceğinin belirlendiğini ileri sürerek, davalı bankaca bloke konulan 256.675,00 TL'nin davalıdan tahsiline talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili banka ile davacı Atasel İhr. İth. San. Tic. Ltd. Şti. arasında kredi sözleşmesi imzalandığını ve davacı firmaya kredi kullandırıldığını, kullanılan kredinin geri ödenmemesi üzerine borçlu ve kefiller hakkında icra takibi yapıldığını, İller Bankası tarafından ortaklık hesabına iş bedeli olarak 523.827,02 TL ödeme yapıldığını, iş ortaklığı hesabına gönderilen hakedişten sadece borçlu şirketin iş ortaklığındaki %49'luk hissesine isabet eden 256.675,00 TL'lik kısmına takas mahsup hakkı kullanmak suretiyle bloke konularak alacağın tahsil edildiğini, Bankaca tahsil edilen tutarın ortaklığın üçüncü kişideki alacağı olmadığını, bankanın uygulamasının doğru ve yapılan işlemin hukuka, hakkaniyete uygun olduğunu, Türk Borçlar Kanunu'nun 139. maddesi uyarınca takas hakkının kullandığını, ayrıca yapılan işlemin Bankacılık Hizmetleri sözleşmesinin 15.4.maddesine uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, adi ortaklığı oluşturan şirketlerden herhangi birinin borcu nedeniyle adi ortaklık hesaplarına haciz konulmasının mümkün olmadığı, ancak adi ortaklığın tasfiyesi halinde borçlu ortağa düşecek paydan veya kâr payından söz konusu alacağın istenebileceği, davalı bankanın davacılardan Atasel İhr. İth. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin imzalamış olduğu ve kullandığı krediden ötürü takas ve mahsup yetkisini kullanabilmesi için iş ortaklığını oluşturan her iki şirketin katılımı ile ve ortaklığı oluşturan her iki şirketin bankaya böyle bir yetki verilmesi halinde kullanılabileceği, iş ortaklığınca bankaya böyle bir yetki verilmediği, konulan blokenin haksız fiil kapsamında olduğunu gerekçesi ile davalı bankaca 17/07/2014 tarihinde bloke konulan 256.675,00 TL'nin bloke tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı bankadan alınarak davacılara verilmesine karar vermiştir. Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13.149,47 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 12/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakiye borç muhtırasına itiraz - İİK md 33/2 uyarınca süresiz şikayete tabi olduğu

YARGITAY 8. HD. 10.01.2018 T. E: 2015/15797, K: 177 Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. Borçlu vekili, Tekirdağ 1. İcra Dairesi’nin 2009/5875 Esas sayılı dosyasında 17/06/2014 tarihinde tarafına gönderilen muhtıranın adreste bulunamama nedeniyle tarafına ulaşmadığını, ödeme emrinde 142.420.59 TL ödenmeyen nafakanın bulunduğunun bildirildiğini, ancak kendisinin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek takibin durdurularak borcun yeniden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı tarafın yapılan ödemelerin nafaka amaçlı olmadığını iddia ve ispat etmediği gerekçesi ile borçlunun takipten sonra yapmış olduğu ödemeler de hesaba katılmış, takibe dayanak ilamın gerekçe kısmında her üç nafaka alacaklısı için eşit nafaka taktir edildiği, daha doğrusu bu yöndeki protokolün tasdik ...

Takip talebinde borçlunun T.C. Kimlik numarasının bulunmaması halinde icra müdürlüğü tarafından alacaklıya süre verilmelidir.

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2015/27668  K. 2016/4500 T. 18.2.2016 KARAR :  Alacaklı tarafından borçlu... hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takip talebinde borçlunun T.C. kimlik numarasının belirtilmediği, icra müdürlüğünce yapılan araştırma sonucu tespit edilen T.C. kimlik numarasına göre çıkarılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklı vekilinin belirlenen kimlik numarasının borçluya ait olmayıp yanlış olduğunu belirterek, yeni kimlik numarası ibrazla buna göre yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkarılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, alacaklının memurluk işleminin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddedildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, alacaklı tarafından takip talebinde borçlunun adının doğru olarak yazıldığı ancak T.C. kimlik numarasının bildirilmediği görülmüştür. Bu durumda icra müdürlüğünce alacaklıya borçlunun T.C. kimlik numarasını tamamlaması süre v...

Kamu düzenine aykırı işlemlerin süresiz şikayete konu olacağı.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU'NUN 10.11.2020 TARİH, 2017/8-2833 Esas 855 Karar 1. Taraflar arasındaki "şikâyet” isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda, Muğla İcra (Hukuk) Mahkemesince verilen takibin iptaline ilişkin karar alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına direnilmiştir. 2. Direnme kararı alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. İNCELEME SÜRECİ Borçlu İstemi: 4. Borçlu vekili 28.09.2015 tarihli şikâyet dilekçesinde; alacaklı tarafından başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 2014/202 E., 2015/463 K. sayılı ilâmında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun şahsın hukuku babında düzenlenen kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminata hükmedildiğini, aile ve kişiler hukukuna ilişkin hükümler k...