YARGITAY 23.HUKUK DAİRESİ 27.10.2011 .E:484 K: 1373
Şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmaz hisselerinin satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, dördüncü sıraya alınan B. A.'a, hesap hatası nedeniyle, alacağından fazla pay verildiğini, birinci sıradaki T. D.'in alacaklı olduğu takip dosyasından konulan haczin ise, yasal süresi içinde satış istenmemesi ve yeterli masrafın yatırılmaması nedeniyle düştüğünü, adı geçenin, haczinin 02.10.2007 tarihinde tapuya işlendiğini, 15.07.2009 günü kıymet takdiri ve satış istenmiş ise de, bu talebinin yeteri kadar masraf olmadığından reddedildiğini, sonradan bir miktar para yatırılmamışsa da, avans eksiğinin tamamlanmadığını, 16.11.2009 günlü talebin ise haczin düşmesinden sonra yapıldığını ve satış talebinin de icra müdürünce reddedildiğini, şikayet olunanın, bu red kararının iptali yoluna da gitmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Şikayet olunan T. D. vekili, yasal süre içinde satış talebinde bulunduklarını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
İcra Mahkemesi' nce, dosya kapsamına göre, şikayet olunanın taşınmaz hisseleri üzerine 02.10.2007 günü haciz koydurduğu,15.07.2009 günü kıymet takdiri ve satış talep ettiği, bu talebin icra müdürünce aynı gün reddedildiği, şikayet olunanın bu red kararının iptali için yasal yollara müracaat etmediği, 09.10.2009 günü kıymet takdir raporunun tebliğinin istendiği, 16.11.2009 günü satış istenip, avans yattığı ve şikayet olunanın haczinin düştüğü, öte yandan B. A. dosyasına fazla para isabet ettirildiği gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, şikayet olunan T. D. vekili temyiz etmiştir.
Şikayet olunan T. D.'in alacaklı olduğu dosyadan satış talep edilmiş ve kısmi de olsa, masraf avansı yatırılmıştır. Yatırılan avansın, gerekli giderleri karşılamakta yetersiz kalması haline, icra müdürünün, süre vererek, eksikliğin giderilmesini alacaklıdan istemesi mümkündür. Satış talebi ve buna bağlı olarak masrafın verilmesinden sonra, icra müdürünün satış istemini reddetmesi, hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda, şikayet olunan T. D.'in alacaklı olduğu dosyadan konulan haczin geçerli olduğunun kabulü ile, adı geçene yönelik şikayetin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün T. D.lenk yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 27.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Takip talebinde borçlunun T.C. Kimlik numarasının bulunmaması halinde icra müdürlüğü tarafından alacaklıya süre verilmelidir.
YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2015/27668 K. 2016/4500 T. 18.2.2016 KARAR : Alacaklı tarafından borçlu... hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takip talebinde borçlunun T.C. kimlik numarasının belirtilmediği, icra müdürlüğünce yapılan araştırma sonucu tespit edilen T.C. kimlik numarasına göre çıkarılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklı vekilinin belirlenen kimlik numarasının borçluya ait olmayıp yanlış olduğunu belirterek, yeni kimlik numarası ibrazla buna göre yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkarılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, alacaklının memurluk işleminin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddedildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, alacaklı tarafından takip talebinde borçlunun adının doğru olarak yazıldığı ancak T.C. kimlik numarasının bildirilmediği görülmüştür. Bu durumda icra müdürlüğünce alacaklıya borçlunun T.C. kimlik numarasını tamamlaması süre v...
Yorumlar
Yorum Gönder