Ana içeriğe atla

Kefile Gönderilen İhtarnamenin Bila Dönmesi - Faiz Başlangıç Tarihi

YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ 2013/10528 Esas 2013/13545 Karar 11.9.2013 Davacı vekili; davalıyla dava dışı üçüncü kişi arasında imzalanan ticari kredi sözleşmesinde müvekkilinin kefil olarak yer aldığını, müvekkiline ihtarname tebliğ edilmeden aleyhine faiz ve BSMV alacağı için takip başlatıldığını belirterek takip dosyasında müvekkilinin faiz ve BSMVden sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; kefil olan davacı hakkında temerrüde düşürülmediği halde asıl borca faiz işletilerek hakkında takip yapıldığı, asıl borçlu temerrüde düşürülse dahi kefil temerrüde düşürülmeden temerrüt faizinin işlemeye başlamayacağı ve işlememiş faiz için de BSMV işletilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının takip sebebiyle 13.914,10 TL faiz ve 695,70 TL BSMVden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yan kredi sözleşmesi sebebiyle düzenlenen hesap kat ihtarının kendisine tebliğ edilmediği halde aleyhine işlemiş faiz ve BSMV alacağının tahsili için de takip başlatıldığını, temerrüde düşürülmediğini iddia etmiş, davalı yan ise, kefil olan davalının kredi sözleşmesindeki adresine gönderilen kat ihtarının bila tebliğ olduğunu, davacının kredi kullandıran bankaya yeni bir adres bildirmediğini, tebligatın geçerli olduğunu savunmuştur. İ.İ.K.nun 68/b maddesi "Borçlu cari hesap veya kısa, orta ve uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığıyla göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır." hükmünü içermektedir. Mahkemece, açıklanan iddia ve savunma karşısında, İ.İ.K.nun 68/b maddesi üzerinde yeterince durulup, davacının kredi sözleşmesinde yer alan adresi dışında başka bir adresi davalı bankaya bildirip bildirmediği araştırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. GD : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istenmesi halinde iadesine, 11.9.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakiye borç muhtırasına itiraz - İİK md 33/2 uyarınca süresiz şikayete tabi olduğu

YARGITAY 8. HD. 10.01.2018 T. E: 2015/15797, K: 177 Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. Borçlu vekili, Tekirdağ 1. İcra Dairesi’nin 2009/5875 Esas sayılı dosyasında 17/06/2014 tarihinde tarafına gönderilen muhtıranın adreste bulunamama nedeniyle tarafına ulaşmadığını, ödeme emrinde 142.420.59 TL ödenmeyen nafakanın bulunduğunun bildirildiğini, ancak kendisinin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek takibin durdurularak borcun yeniden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı tarafın yapılan ödemelerin nafaka amaçlı olmadığını iddia ve ispat etmediği gerekçesi ile borçlunun takipten sonra yapmış olduğu ödemeler de hesaba katılmış, takibe dayanak ilamın gerekçe kısmında her üç nafaka alacaklısı için eşit nafaka taktir edildiği, daha doğrusu bu yöndeki protokolün tasdik ...

Takip talebinde borçlunun T.C. Kimlik numarasının bulunmaması halinde icra müdürlüğü tarafından alacaklıya süre verilmelidir.

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2015/27668  K. 2016/4500 T. 18.2.2016 KARAR :  Alacaklı tarafından borçlu... hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takip talebinde borçlunun T.C. kimlik numarasının belirtilmediği, icra müdürlüğünce yapılan araştırma sonucu tespit edilen T.C. kimlik numarasına göre çıkarılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklı vekilinin belirlenen kimlik numarasının borçluya ait olmayıp yanlış olduğunu belirterek, yeni kimlik numarası ibrazla buna göre yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkarılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, alacaklının memurluk işleminin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddedildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, alacaklı tarafından takip talebinde borçlunun adının doğru olarak yazıldığı ancak T.C. kimlik numarasının bildirilmediği görülmüştür. Bu durumda icra müdürlüğünce alacaklıya borçlunun T.C. kimlik numarasını tamamlaması süre v...

Kamu düzenine aykırı işlemlerin süresiz şikayete konu olacağı.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU'NUN 10.11.2020 TARİH, 2017/8-2833 Esas 855 Karar 1. Taraflar arasındaki "şikâyet” isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda, Muğla İcra (Hukuk) Mahkemesince verilen takibin iptaline ilişkin karar alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına direnilmiştir. 2. Direnme kararı alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. İNCELEME SÜRECİ Borçlu İstemi: 4. Borçlu vekili 28.09.2015 tarihli şikâyet dilekçesinde; alacaklı tarafından başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 2014/202 E., 2015/463 K. sayılı ilâmında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun şahsın hukuku babında düzenlenen kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminata hükmedildiğini, aile ve kişiler hukukuna ilişkin hükümler k...