Ana içeriğe atla

Zımnen feragat mümkün değildir - Aynı mal varlığı üzerine aynı dosyadan ikinci defa haciz konulması ilkinden feragat anlamına gelmez. Md. 106 ve 110'da yer alan sürelerin konulan her haciz için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2015/20177

K. 2015/32746

T. 24.12.2015


KARAR : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine, alacaklının talebi ile borçlunun taşınmazlarına 12.02.2014 tarihinde haciz konulduğu, alacaklının talebi üzerine taşınmazlara 23.01.2015 tarihinde yeniden haciz konulduğu, alacaklının icra takip dosyasında 03.02.2015 tarihinde talepte bulunarak 12.02.2014 tarihli haciz yönünden satış talep ettiği, icra memurluğunca, haciz devam ederken yeniden haciz konulmasının istenilmesinin, daha önceden konulan hacizden feragat anlamına geleceği ve hükümsüz kalacağı gerekçesiyle, 12.02.2014 tarihli haciz yönünden alacaklının satış talebinin reddi yönünde işlem tesis edildiği, alacaklının, satış talebinin reddine ilişkin icra memurluk işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra hukukunda, haczin yenilenmesine ilişkin hukuki müessese bulunmadığı, 23.01.2015 tarihinde uygulanan haczin, ilk haczin devamı niteliğinde olmayıp, yeni bir haciz işlemi olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İcra ve İflâs Kanunu'nda, taşınmaza birden fazla haciz konulmasında yasal engel yoktur. Somut olayda icra takip dosyasında, alacaklının ilk hacizden feragat ettiği yönünde bir beyanı bulunmamaktadır. Bir haktan feragatin açıkça yapılması gerekip, zımni feragat mümkün değildir. Dairemizin yerleşik içtihatları da bu yöndedir. Dolayısıyla, her iki haciz de geçerli olup, İİK'nun 106 ve 110. maddelerinin her iki haciz için ayrı ayrı değerlendirileceği tabiidir.
O halde mahkemece, şikayetin kabulü gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan Dairemiz kararının emsal alınarak şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakiye borç muhtırasına itiraz - İİK md 33/2 uyarınca süresiz şikayete tabi olduğu

YARGITAY 8. HD. 10.01.2018 T. E: 2015/15797, K: 177 Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. Borçlu vekili, Tekirdağ 1. İcra Dairesi’nin 2009/5875 Esas sayılı dosyasında 17/06/2014 tarihinde tarafına gönderilen muhtıranın adreste bulunamama nedeniyle tarafına ulaşmadığını, ödeme emrinde 142.420.59 TL ödenmeyen nafakanın bulunduğunun bildirildiğini, ancak kendisinin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek takibin durdurularak borcun yeniden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı tarafın yapılan ödemelerin nafaka amaçlı olmadığını iddia ve ispat etmediği gerekçesi ile borçlunun takipten sonra yapmış olduğu ödemeler de hesaba katılmış, takibe dayanak ilamın gerekçe kısmında her üç nafaka alacaklısı için eşit nafaka taktir edildiği, daha doğrusu bu yöndeki protokolün tasdik ...

Takip talebinde borçlunun T.C. Kimlik numarasının bulunmaması halinde icra müdürlüğü tarafından alacaklıya süre verilmelidir.

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2015/27668  K. 2016/4500 T. 18.2.2016 KARAR :  Alacaklı tarafından borçlu... hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takip talebinde borçlunun T.C. kimlik numarasının belirtilmediği, icra müdürlüğünce yapılan araştırma sonucu tespit edilen T.C. kimlik numarasına göre çıkarılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklı vekilinin belirlenen kimlik numarasının borçluya ait olmayıp yanlış olduğunu belirterek, yeni kimlik numarası ibrazla buna göre yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkarılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, alacaklının memurluk işleminin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddedildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, alacaklı tarafından takip talebinde borçlunun adının doğru olarak yazıldığı ancak T.C. kimlik numarasının bildirilmediği görülmüştür. Bu durumda icra müdürlüğünce alacaklıya borçlunun T.C. kimlik numarasını tamamlaması süre v...

Kamu düzenine aykırı işlemlerin süresiz şikayete konu olacağı.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU'NUN 10.11.2020 TARİH, 2017/8-2833 Esas 855 Karar 1. Taraflar arasındaki "şikâyet” isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda, Muğla İcra (Hukuk) Mahkemesince verilen takibin iptaline ilişkin karar alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına direnilmiştir. 2. Direnme kararı alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. İNCELEME SÜRECİ Borçlu İstemi: 4. Borçlu vekili 28.09.2015 tarihli şikâyet dilekçesinde; alacaklı tarafından başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 2014/202 E., 2015/463 K. sayılı ilâmında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun şahsın hukuku babında düzenlenen kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminata hükmedildiğini, aile ve kişiler hukukuna ilişkin hükümler k...