Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Türk Medeni Kanununun 879.maddesi gereğince, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya açık muvafakatinin alınması gerekmektedir. Sınırlı ayni hak sahibinin hakkı sigorta tazminatı üzerinde de devam eder.

YARGITAY HGK. 18.05.2022 T. E: 2020/(17)4-258 , K: 699 1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Bakırköy 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. YARGILAMA SÜRECİ Davacı İstemi: 4. Davacı vekili dava dilekçesinde; 28.08.2007 tarihinde davalı H. Sigorta AŞ’ye kasko poliçesi ile sigortalı müvekkiline ait çekicinin tamamen sürücünün kusuruyla birden çok araca çarptığını, meydana gelen trafik kazasında aracın hasar gördüğünü fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu ileri sürerek 10.000TL’nin muaccel olduğu tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini istemiş, 13.12.2012 tarihli dilekç

Rehin takibi kapsamında kiracının sorumluluğu TMK’nun 863/2. maddesi gereğince İİK Md. 150/b muhtırasının tebliği ile başlayacağı.

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ 16.09.2021 T. E: 3713, K: 7575 Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Y. A. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte, 3. kişi şikayeçinin icra mahkemesine başvurusunda; ipotekli taşınmazda 08.02.2019 tarihli alt kira sözleşmesi gereğince kiracı olduğunu, 1 yıllık kira toplamı olan 24.000,00 TL’nin kiralayan S.G.’ya muhtıra tebliğ tarihinden önce ödendiğini ileri sürerek İİK’nun 150/b maddesi uyarınca gönderilen muhtıranın iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetçi tarafından sunulan faturanın her zaman düzenlenebilecek nitelikte olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine hükmedildiği, şikayetçinin istinaf isteminin ise Bölge Adliye Mahkemesi’nce TMK’nu

İİK Md. 83/c uyarıca ipotek akit tablosunda sayılan rklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczedilemeyeceği.

Yargıtay HGK. 25.12.2002 T. E:12-1098, K:1108 Taraflar arasındaki ‘haczedilmezlik şikayeti’ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Küçükçekmece İcra Tetkik Merciince davanın kabulüne dair verilen 29.11.2001 gün ve 2001/320-1515 sayılı kararın incelenmesi davalı alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 29.1.2002 gün ve 696-1665 sayılı ilamı ile; (...Kural olarak teferruatın taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Yani, alacaklılar fabrika binasını satmadan, fabrikadaki teferruatı (Medeni Kanunun 621. maddesine göre teferruat olduğu bilirkişilerce saptandığı takdirde) ayrı ayrı haczedebilir ve satabilirler. Çünkü, teferruatın taşınmaz telef, tahrif veya tağyir edilmeden ondan ayrılması mümkündür. Ayrıca, İİK’ nun 83/c maddesi gereğince ipotek akit tablosunda sayılan teferruatın da bu madde gereğince taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkün bulunmamaktadır. Bu maddenin uygulanabilmesi için mahcuzun hem ipotek akit tablosunda yazılı olması, h

Kamu düzenine aykırı işlemlerin süresiz şikayete konu olacağı.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU'NUN 10.11.2020 TARİH, 2017/8-2833 Esas 855 Karar 1. Taraflar arasındaki "şikâyet” isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda, Muğla İcra (Hukuk) Mahkemesince verilen takibin iptaline ilişkin karar alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına direnilmiştir. 2. Direnme kararı alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. İNCELEME SÜRECİ Borçlu İstemi: 4. Borçlu vekili 28.09.2015 tarihli şikâyet dilekçesinde; alacaklı tarafından başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.07.2015 tarihli ve 2014/202 E., 2015/463 K. sayılı ilâmında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun şahsın hukuku babında düzenlenen kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminata hükmedildiğini, aile ve kişiler hukukuna ilişkin hükümler k

Tahsil Harcına İlişkin Şikayetin kamu düzenine ilişkin olduğu (İİK Md. 16/1 uyarınca 7 günlük hak düşürücü süreye tabi olmayacağı) - Tahsil harcının bankaya ödenecek tutar içinden alınamayacağı

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU 26.12.2012 T. 2012/12-558 ESAS, 1359 KARAR Şikayet kanun yoluna başvuru nedeniyle yapılan yargılama sonunda; İstanbul 5.İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 18.12.2009 gün ve 2009/4181 E., 2009/3265 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçi vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 10.06.2010 gün ve 2010/7037 E., 2010/14548 K. sayılı ilamı ile; (...Alacaklı vekilinin tahsil harcına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde: 06.06.2008 tarihinde yürürlüğe giren 04.06.2008 tarih ve 5766 sayılı Kanunun 11/ç maddesiyle, 492 sayılı Harçlar Kanununun 123/son maddesi yeniden düzenlenmiş ve son fıkrada yer alan "harca tabi tutulmaz" ibaresi, "bu Kanun'da yazılı harçlardan müstesnadır" şeklinde değiştirilmiştir. İstisna ve muafiyet kavramları vergi hukukunda ayrı ayrı düzenlenmiş olup; istisna bir işleme, muafiyet ise şahsa ilişkindir. Maddede açıkça müstesna ifadesi kullanılmış olması karşısında,